Mücevher ihracatçıları: Artık hükümetten hiçbir şey istemiyoruz, bize başkanımızı versinler

Patronlar Dünyası'ndan Necla Dalan'ın haberine göre, Türk mücevher sektörü, yaşanan kriz nedeniyle derin bir çıkmazda. Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayhan Güner, sektördeki ciddi daralma yaşandığını belirterek işten çıkarmaların arttığını söyledi. Güner, Birlik Başkanı Burak Yakın’ın tutuklanmasını eleştirerek, “Artık hükümetten hiçbir düzenleme istemiyoruz. Bize başkanımızı versinler” dedi.

Sektördeki sıkıntıların boyutu büyürken, altın kotası nedeniyle üretimin daraldığı, Kuyumcukent’in yarısının boşaldığı ve büyük bir işten çıkarma dalgasının başladığı ifade ediliyor. Güner, İtalya’dan altın ithalatının 300 milyon dolardan 5 milyar dolara çıktığını, bu durumun Türk üreticilerini olumsuz etkilediğini belirtti. Güner'in sözleri şöyle: 

"Sektör olarak 30 yıllık emeğimiz gitti. Bu sistemi düzeltmek için 15 yıl uğraştık, iğneyle kazarak bugünlere geldik tam iş yapıyoruz İtalyanları ayağımızın altına aldık dedik şimdi İtalyanlar tepemize çıktı. İtalya’dan 5 milyar dolar ithalat nedir? 300 milyon dolarlardaydı.

Üretimde dünya lideri olacaktık, çok güzel bir sistem kurmuştuk. Şimdi çevremizdeki ülkeler bizi fare gibi yiyor.

Bugüne kadar 100 istekte bulunduk sadece biri kabul edildi. Bize artık hiçbir düzenleme yapmasınlar, hiçbir şey istemiyoruz şu anda bir çok yer adam çıkarıyor. Kuyumcukent’in yüzde 50’si boşalmış durumda, 75 dükkan satılık, eskiden hava parası alınırdı çok talep var diye… Biz fabrika ayarlarına geri dönelim istiyoruz, artık talepte bulunmaktan yorulduk."

Saygınlar Kıymetli Madenler AŞ CEO’su ve Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın, geçen hafta ‘organize suç örgütü’ soruşturması kapsamında tutuklandı.

"Başkanımızı istiyoruz"

Güner, Burak Yakın’ın 2021’de yasal işlemler karşılığında altın teslim aldığına dikkat çekti. Ancak, yıllar sonra teslim aldığı altınla ilgili suçlamalar ortaya çıktığını belirtti. Güner, Burak Yakın’ın suçlamaların tutuklamayı gerektirecek nitelikte olmadığını düşündüklerini ve bu konuda destek istediklerini ifade etti.  

Güner “Hükümetten artık hiçbir düzenleme istemiyoruz. Fabrika ayarlarına dönmek istiyoruz. Biz başkanımızı talep ediyoruz, bize başkanımızı versinler. Burak Başkan'ın 2021'de hesabına para geliyor. Bunun karşılığında altın isteniyor. Başkan'a ‘Bu altını benim ofise gönderir misin?’ diyorlar. Teslim alınıyor, imza atılıyor. Teslim fişi var. İmza var. Aradan geçmiş üç sene… O kişi diyor ki ‘Ben teslim almadım.’ MASAK denetiminde olan bir şirketin patronu böyle bir şeyle suçlanıyor. Toplam 8,2 milyon TL'den söz ediyoruz. Bununla ilgili bir şikayet için tutuklanıyor. Adamın tonlarca altın satışı var. Suçlamaların tutuklama gerektirecek nitelikte olmadığını düşünüyoruz.” dedi.

Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ayhan Güner

"Altın farkı ihracatı baltalıyor"

Sektörde yaşanan sıkıntıların en önemli nedenlerinden biri, altın farkı yüzünden büyük bir ihracat kaybı yaşanması. Güner, her ay 8 ton altın ithal edilirken, kaçak altının girmesiyle bu miktarın 30 tona kadar çıkabildiğini belirtti. Altın fiyatlarının yükselmesiyle birlikte küçük üreticilerin bu farkı karşılayamadığını vurgulayan Güner, “"1500-2 bin atölye var. Küçükler altına ulaşamıyor. Aracı kurumlar altın farkından dolayı aylık 30 milyon dolar ilave para kazanıyor. Bu değişmeyecekse Kuyumcukent'in yarısı battı demektir. Büyük ölçekliler ayakta kalır ama küçükler kalamaz. İç pazarda altın farkının önemi yok. Satın alan bunu hissetmiyor ki. Geçen gün Meksika'ya gitti önemli bir firma. Neden? Fiyat farkı yüzünden 68 kilo ihracat siparişini yapamadığı için özür dilemeye gitti. 6 bin dolara 1 kilo işçilik yapıyor. 4 bin dolar fark var. dedi.

"MASAK ve bürokratik engeller sektörü zorluyor"

Güner, sektördeki en büyük engellerden birinin de MASAK’ın uygulamaları olduğunu söyledi. MASAK’ın, yurt dışından gelen alıcılar için şirket belgelerini ve nüfus kağıdı gibi kişisel bilgileri talep etmesi, mücevher ihracatçılarını zorluyor. Güner, bunun sektördeki iş akışını durma noktasına getirdiğini ve bu tür bürokratik engellerin ihracatı ciddi şekilde baltaladığını belirtti.

Güner "1500-2 bin atölye var. Küçükler altına ulaşamıyor. Aracı kurumlar altın farkından dolayı aylık 30 milyon dolar ilave para kazanıyor. Bu değişmeyecekse Kuyumcukent'in yarısı battı demektir. Büyük ölçekliler ayakta kalır ama küçükler kalamaz. İç pazarda altın farkının önemi yok. Satın alan bunu hissetmiyor ki. Geçen gün Meksika'ya gitti önemli bir firma. Neden? Fiyat farkı yüzünden 68 kilo ihracat siparişini yapamadığı için özür dilemeye gitti. 6 bin dolara 1 kilo işçilik yapıyor. 4 bin dolar fark var." diye  konuştu. 

"Arap toptancılar Dubai’ye döndü"

Kuyumcukent’teki Arap toptancıların altın fiyat farkı nedeniyle üretim yapamaz hale geldiğini söyleyen Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet İshakoğlu, bu toptancıların artık üretimlerini Dubai’de yaptırmaya başladığını belirtti. Diğer taraftan, Türkiye’de üretim yapan bazı firmaların ise Özbekistan’a taşındığı ifade ediliyor.

Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Şaşmaz, “Özbekistan bizden ithalatı kapattı, bizden birkaç firma da oraya taşındı. Herkes teşvikle üretimi çekiyor, biz ise bu sektöre ihtiyacımız yok diyoruz” dedi. Sektörün geleceğine dair endişelerini dile getiren Şaşmaz, “3-4 yıl sonra asıl sıkıntıyı yaşayacağız çünkü know-how yurtdışına gidiyor ve müşteri kaybedildi mi geri kazanmak 3-4 yıl sürer” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Patronlar Dünyası